Birinci Dünya Savaşı’ndan şahsen duyduğum dört hikâye paylaşacağım. İkisi Kürt arkadaşlarımdan duyduğum, biri ise kendi aile tarihimden. Bu hikâyeler, savaşın acımasızlığını, komşuların nasıl düşmana dönüştüğünü ve insanlık adına neleri kaybettiğimizi anlamak ve daha önemlisi tarihe daha önceden bakmayı hiç düşünmediğiniz “vicdan” penceresinden bakmak için bir pencere açmış olsun.
Okumaya devam etSiyasi Etik
Sizin gibi tercihler yapıp, sizin gibi karar veren dijital kopyanıza hazır mısınız?
StandartStanford Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı, bireylerin karakterlerini dijital olarak kopyalayan bir yeni bir yöntem geliştirdi ve kişilerin karakterlerini % 85 doğrulukla kopyalamayı başardı.
Okumaya devam etKant’ın Aydınlanma Kavramını Açıklığa Kavuşturmak: İlgi Çekici Bir Tartışma
Standart
Bu makale, Immanuel Kant‘ın 1784 yılında yazdığı “Cevap: Aydınlanma Nedir?” başlıklı çalışmasını detaylı bir şekilde ele alır. Makalenin daha önce yayınladığımız Türkçe tercümesine buradan ulaşabilirsiniz. Kant’ın Aydınlanma üzerine olan düşüncelerinin daha iyi anlaşılması ve okuyucunun bilgi birikimini genişletmek amacıyla bu değerlendirme yapılmıştır.
Makalenin odak noktası, Aydınlanmanın insan yaşamındaki önemine dair merak edilen soruları merkeze almak ve bu konuda Kant’ın görüşlerine dayalı açıklayıcı yanıtlar sunmaktır. Makalenin genel kurgusu ve sorulan sorular Melih R. Çalıkoğlu tarafından tasarlanmıştır. Sorulara verilen cevaplar, Kant’ın makalesini detaylı bir şekilde okuyarak yanıtlar üreten ChatGPT isimli yapay zeka tarafından sağlanmıştır.
Okumaya devam etBir Seçim Yapılacak mı?
StandartÜlkemizi nasıl bir seçim bekliyor veya bizi gerçekten bir seçim bekliyor mu? Bu sorunun cevabını hemen vermek zor. Ama sağlıklı ve adil bir seçim yapmamızı engelleyecek pek çok etken var. Gelin bu koşulları sıralayıp yaklaşan seçim sürecinin fragmanını izleyelim.
Okumaya devam etİnsan mücadeleden neden kaçmaz?
Görsel
Doğa insanın özüne, erdemi ve ortak iyi için mücadeleyi öyle sağlam bir şekilde yerleştirmiştir ki, bu prensip insanın içindeki tüm çekici arzuları ve rahatlık beklentisini alt eder.
– Marcus Tullius Cicero, Roma Cumhuriyeti, M.Ö 106 – 43
Kötülerin kalbinde iyilik yaşayabilir mi?
Görsel
İyiyi kötüyü ayıran çizgi, devletlerin, sınıfların ya da siyasi partilerin arasından değil bütün insanların her birinin kalbinin içinden geçer. Bu çizgi sürekli değişir. Yıllar içinde titreşir. Ve kalbi kötülük tarafından ele geçirilmiş insanlarda bile, iyiliğe açılan küçük bir Köprübaşı kalıverir. – Aleksandr İsayev Soljenitsin, Sovyetler Birliği, 1918 – 2008
Suriyeliler Artık Türkiyeli mi Oldu?
StandartResmi istatistiklere göre şu anda ülkemizde geçici koruma statüsünde 3 milyon 684 bin Suriyeli sığınmacı var. Bu sığınmacılar arasında yaşları 0 ile 9 yaş arasında olan 1 milyon 66 bin çocuk da bulunuyor (1). Bu çocukların çok büyük bir bölümünün Türkiye topraklarında doğduğu ve kendi anavatanlarını hiç görmemiş olduklarını tahmin edebiliriz. Suriyelilerin yanı sıra 173 bin Iraklı, 116 bin Afganistanlı ve 27 bin İranlı da ülkemize sığınmış durumda (2). Varlıklarını hepimizin gördüğü ve bildiği Afrikalı göçmenlerin sayısını ise hiçbir yerde bulamadım.
Okumaya devam etCehalet Mutluluk mudur?
StandartEflatun’un (Plato) M.Ö. 380 yılında (2.400 yıl önce) yazdığı “Devlet” isimli eserinden kısa bir alıntı. Okuyunca ilk akla gelen teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin insan denen varlığın, arzularının, güdülerinin, beklentilerinin ve çaresizliklerinin aynı kaldığı oluyor. Aynı sebeple ve aynı duygularla 24. yüzyıllık mesajların bugün aynen de geçerli olduğunu düşünebilirseniz. Ve böyle düşünmekle de yanılmazsınız. Düşünmek ise içinden kaçamayacağımız kendi hücremize dönüşüverir. Belki gerçekten de cehalet mutluluktur.
Okumaya devam etVAKIF GELENEĞİMİZ: NEW YORK’A UZANAN BİR HAYIRSEVERLİK ÖYKÜSÜ
StandartUğur K.YİĞİT, Dr.
Ankaralılar için zor bir kış oldu. Ama sonunda cemrelerin düştüğü günlere kavuştuk, havalar ısınmaya başladı. Hayır hayır yanlış anlaşılmasın, bu yıl çok soğuk bir kış yaşamadı Ankara. Bizi zorlayan şey doğal gaz faturalarıydı. Alıştığımız tutarlardan çok daha fazlasını ödedik ısınmaya. Gerçi küresel pazarlarda yarı yarıya ucuzladı doğal gaz ama Ankaralıların faturaları katlanarak büyüdü.
Okumaya devam etYöneticilerin hesap vermesi demokrasinin gereği midir?
Standart