Bünyamin Aksoy
Bu yazı Nobel Ödüllü iktisatçı Daron Acemoğlu’nun Financial Times gazetesinin Weekend ekine yazdığı “liberal demokrasiyi yeniden ayağa kaldıracak adımlar” makelesinin çağrışımı üzerine yazılmıştır.
Okumaya devam et
Bünyamin Aksoy
Bu yazı Nobel Ödüllü iktisatçı Daron Acemoğlu’nun Financial Times gazetesinin Weekend ekine yazdığı “liberal demokrasiyi yeniden ayağa kaldıracak adımlar” makelesinin çağrışımı üzerine yazılmıştır.
Okumaya devam etGeçen hafta, “Barış Süreci” ya da “Terörsüz Türkiye” başlığı altında yönetilen sürece (ne kadar ‘süreç’ denebilirse) akademinin neden suskun kaldığı sorusunun cevabını aramakla geçti. “Akademi” derken, başta siyaset bilimi ve sosyoloji olmak üzere sosyal bilimler camiasını kastediyoruz.
Okumaya devam et“Cumhuriyetimiz babadan oğula geçer mi?” sorusunu artık aklımdan çıkaramıyorum. İlanının 102. yılında Cumhuriyetin maruz kaldığı gizli, açık ve daha açık saldırılar düşüncelerim arasına perçinledi bu soruyu. Cevabını araya araya geziyorum. Siz de bir şey söyleyin: Babadan oğula miras kalır mıyız sizce?
Okumaya devam etBir canlı olarak var olmamızın temelinde, dış dünyayla kurduğumuz etkileşimler yatıyor. Beynimiz, beş duyumuz (dokunma, duyma, görme, tatma, koklama) aracılığıyla dışarıdan aldığı bilgilerle zihninde bir imaj oluşturuyor. Tüm anlamlar, tüm kavramlar bu süreçle şekilleniyor.
Okumaya devam et11. yüzyılda yaşamış büyük bilgin Ebu Reyhan el-Birunî, yalnızca çağının değil, insanlık tarihinin en önemli düşünürlerinden biridir. Astronomi, matematik, fizik, coğrafya, eczacılık ve tarih gibi birçok alanda eserler veren Birunî, aynı zamanda bugün bile geçerliliğini koruyan bir bilimsel titizlik ve kültürel açıklık örneğidir.
Okumaya devam etVicdan ve İnsanlık
Vicdan, konuşulması zor ve derin bir konudur. Örneğin, birisini öldüren bir insanın benzer ya da daha kötü bir şekilde öldürülmesi, içimizde bir rahatlama hissi yaratabilir mi? Kötülük yaptığını bildiğimiz bir insanın kendi maruz kalacağı kötülüklerin içimizde yarattığı serinlik, vicdan sayılabilir mi? Bunlar kolay cevaplanacak sorular değildir. Zaten insanlık da kolay bir şey değildir.
Okumaya devam etDemokratik düzenleri kendi zihinsel yapısını özgür bir şekilde oluşturabilen, istediğine özgür bir şekilde inanabilen ve düşüncelerini toplumla özgür bir şekilde paylaşabilen bireylerden oluştuğu var sayılır. Hemen hemen herkes ne kadar özgür olduğunu, ne kadar özgür olmak istediğini ve özgürlüğünü nelerin, nasıl kısıtladığını bilir ve toplumsal davranışlarını ona göre belirler. Yaşadığı baskılara, ve kendi davranışlarını isteğine rağmen ne kadar kısıtladığına bakarak ülkesindeki siyasal rejime ilişkin baskı ve özgürlük üzerinden zihninde bir algı oluşturur.

Yaklaşık Düşünme ve Ulusal Kimlikler : Ben Harika’yım!
Kültür nasıl anlamayı ve yaratıcılığı destekleyen bir güçten, tembelliği teşvik eden ve yansıyan zaferle gururlananları (BIRGERS) cesaretlendiren sınırlayıcı bir güce dönüşür? Yaklaşık Düşünme ve Kimlikler arasında ilginç bir ilişki vardır. Aşağıdaki tartışma, “Fuzzy on the Dark Side” adlı eserden bölümler temel alınarak yapılmıştır.
Okumaya devam etEge Denizi’nin masmavi suları, antik çağların en büyüleyici medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Batı medeniyetinin de beşiği olarak tanımlanan ve kabul edilen bu bölge, Miken ve Minoa gibi Batı’nın temeli kabul edilen Yunan Medeniyetini doğrudan doğuran Bronz çağı uygarlıkların beşiği olarak görülüyor. Ama bu tanımlamada bir sorun var. Zira Yunan medeniyetinin doğuşuna en az Miken ve Minos uygarlıkları kadar hatta belki daha fazla katkı yapmış Batı Anadolu uygarlığı olan Luwilerin hiç hesaba katılmıyor hatta yok sayılıyor olması.
Okumaya devam et
Bu makale, Immanuel Kant‘ın 1784 yılında yazdığı “Cevap: Aydınlanma Nedir?” başlıklı çalışmasını detaylı bir şekilde ele alır. Makalenin daha önce yayınladığımız Türkçe tercümesine buradan ulaşabilirsiniz. Kant’ın Aydınlanma üzerine olan düşüncelerinin daha iyi anlaşılması ve okuyucunun bilgi birikimini genişletmek amacıyla bu değerlendirme yapılmıştır.
Makalenin odak noktası, Aydınlanmanın insan yaşamındaki önemine dair merak edilen soruları merkeze almak ve bu konuda Kant’ın görüşlerine dayalı açıklayıcı yanıtlar sunmaktır. Makalenin genel kurgusu ve sorulan sorular Melih R. Çalıkoğlu tarafından tasarlanmıştır. Sorulara verilen cevaplar, Kant’ın makalesini detaylı bir şekilde okuyarak yanıtlar üreten ChatGPT isimli yapay zeka tarafından sağlanmıştır.
Okumaya devam et